
Namazı uzatma artık ben seni bekliyorum, rivayeti sahih mi?
Soru Detayı– İnternette Hz. Havvat hakkında Peygamber Efendimiz (asm) ile ilgili bir kıssa okudum. O kıssada kaynak da belirtilmiş. Okuduğum kıssayı aşağıda belirtiyorum. Doğruluk payı hakkında bilgi verir misiniz?
– Eğer böyle bir rivayet varsa, sahabinin bu davranışları ve Peygamber Efendimizin buna karşı bu muamelesi nasıl açıklanabilir?
“Havvat b. Cübeyr el-Ensarî (ra), Rasulullah’ın gözde süvarilerinden biridir. Bedir savaşına giderken, Safra yöresine vardıklarında inciğine/baldırına taş isabet edip sakatlandığı için oradan geri dönmek durumunda kalan Hz. Havvat’a, Rasulullah (sav), harbe katılmış gibi ganimetten pay verir. Hz. Havvat (ra), Müslüman olmadan önce kadınlarla sohbet edip laflamayı seven birisiydi; bu hususta namı Arap dünyasını tutmuş, darb-ı mesel olmuştu. Müslüman olduğunun ilk yıllarında da bu temayülünü üstünden atamamıştı. İslâm ordusuyla fetih için Mekke’ye ilerlerken, yol üstünde rastladığı Ka’b kabilesinden kadınların içine karışıp onlarla sohbete koyulur. Gizlenir, saklanır ama Rasulullah (sav) kendisini fark eder; “Hayırdır, bu kadınlarla ne yapıyorsun?!” diyerek tatlıca ikaz eder. O an boş bulunan Havvat, ilk refleks olarak “Devem serkeşleşti, kaçtı, onu yakalamak için bu kadınların saçlarından ip ördürüyorum!” şeklinde latife ederek karşılık verir. Rasulullah (sav) tebessüm edip abdest bozmak üzere uzak bir tarafa doğru ayrılır. Fakat uzunca bir süre sonra döndüğünde Havvat’ı yine kadınlarla görünce, “Ne oldu, şu ipin hala örülmedi mi; senin şu serkeş deve hâlâ kaçıyor mu?” diye takılır. Rasulullah’ın çok sevdiği ve bazı özel istihbarat görevleri de verdiği Hz. Havvat (ra), cahiliyeden kalma hatasını anlar, utanır ve tevbe eder. Bu vukuattan sonra Rasulullah (sav), Havvat (ra) ile ne zaman karşılaşsa “kaçan serkeş devesini” gülümseyerek sorar. Hz. Havvat, ola ki bu olayı Allah Elçisi (sav), kendisine şakayla karışık yine sorar, takılır endişesiyle gözden ırak durur. Lakin bir gün mescitte namaz kılarken Rasulullah’a yakalanır. Peygamberimizin “serkeş deve” imasına muhatap olmamak için namazı uzattıkça uzatır. Efendimiz (sav) “Namazı uzatma artık, ben seni bekliyorum.” buyurması üzerine, selam verir. Hz. Peygamber (sav) mütebessim vaziyette “Nasıl, serkeş deve inşallah artık kaçmıyor değil mi?” diye sorar yine… Bunun üzerine Hz. Havvat “Seni hak Peygamber olarak gönderen Allah’a yemin ederim ki serkeş deve o günden sonra bir daha kaçmamıştır” der. Rasulü Ekrem (sav) “Allahu Ekber” diye tekbir getirdikten sonra; “Allahım, Ebu Abdullah’a (Havvat) hidayet ve rahmet eyle!” diye dua buyurur. Bu duadan sonra Ebu Abdullah Havvat b. Cübeyr el-Ensarî, hidayet nuruyla öyle tertemiz olur ki o demden sonra bir daha namahrem kadınlara başını kaldırıp bakmaz. (Taberani, Mu’cem’ul Kebir, 4/203, 204 h. No 4146; Heysemî, Zevaid, 9/401)
Değerli kardeşimiz,
Hafız Heysemi’ye göre, Taberani iki tarikle bunu rivayet etmiş, tariklerin birindeki raviler sikadır, dolayısıyla hadis de sahihtir demiştir. (bk. Mecmau’z-Zevaid, h.no: 16105)
Öyle anlaşılıyor ki, bu sahabi o sırada daha yeni Müslüman olmuştur.
Kadınlarla konuşmayı, onlarla birlikte -boş yere- sohbet etmeyi tercih eden birinin namazı da bir amaç için uzatmasında bir tuhaflık yoktur. Yani namazın dünyevi bir maksada matuf olarak hızlı veya yavaş kılmanın doğru olmadığını bilmeyebilir. Bilse bile Hz. Peygamberin (asm) huzurunda hissettiği korkudan dolayı namazı uzatmasında bir sakıncanın olmadığını düşünebilir. Yahut da içinde bulunduğu ruh haletiyle namazın keyfiyetini düşünmeden, sırf Resulullah (asm) ile karşılaşmamak adına böyle bir şey yapmış olabileceği ihtimali de vardır.
Hz. Peygamberin (asm) onu azarlayıp uyarmamasını ise, yeni Müslüman olmuş bir sahabinin durumunun nezaketine uygun davrandığını söyleyebiliriz. Nitekim, Hacda da yapılan yanlışların hemen hemen hepsini müsamaha ile karşılamıştır.
Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet
Gülistan Derneği - 7/24 Hizmetinizde
Gülistan Derneği olarak, ibadetlerinizi yerine getirirken size en güvenilir hizmeti sunmak için 7 gün 24 saat yanınızdayız. Her an ulaşılabilir olmayı hedeflediğimiz anlayışla, kurban bağışlarınızı Afrikada kesimini güvenle gerçekleştirebilmeniz adına her zaman yanınızdayız.
Kurban Fiyatlarımız:
- Keçi: 1750 TL
- Koyun: 2000 TL
- Koç: 2250 TL
- Büyükbaş: 15000 TL
Bizimle iletişime geçmek çok kolay! Sorularınız, bağışlarınız veya daha fazla bilgi almak için 0544 214 6652 numaralı telefondan bizimle her zaman irtibata geçebilirsiniz.
Gülistan Derneği olarak, kurban ibadetlerinizi en sağlıklı, doğru ve güvenli şekilde yerine getirmeniz için yanınızdayız. Güvenilir, şeffaf ve profesyonel hizmet anlayışımızla her zaman yanınızdayız.
Sizin için buradayız!