Değerli kardeşimiz,

Hangi işlem ve program olursa olsun, onun İslam’ın ruhuna uygun olup olmadığına bakmak gerekir. Dünya ve ahiret hayatı için faydalı, meşru bir dairede cereyan ederse caiz, yoksa caiz olmaz.

Şöyle meşhur söz var: “Bıçak karpuz da keser, insan da keser.” Bu sebeple mutlak olarak bıçağın helal veya haram olduğunu söylemek doğru değildir.

Bunun gibi, NLP konusunda da programın İslami meşruiyetine bakarız.

Bazı şeyler var ki, “hem imalatı hem kullanımı güzeldir”. Bazı şeyler var ki “hem imalatı hem kullanımı zararlıdır.” Bazı şeyler de var ki, “imalat hatası yoksa da kullanım hatası olur.”

Şu hâlde, İslam inancına, hükümlerine ve ahlakına aykırı olmayan her tedavi yöntemi uygundur, bunlara aykırı ise uygun olmaz.

Bu konunun ölçüsünü Bediüzzaman Hazretlerinin şu kısa ifadelerine görmek mümkündür:

“Evet, hakiki terakki ise, insana verilen kalp, sır, ruh, akıl, hatta hayal ve sair kuvvelerin hayat-ı ebediyeye yüzlerini çevirerek, her biri kendine layık hususî bir vazife-i ubudiyetle meşgul olmaktadır. Yoksa, ehl-i dalâletin terakki zannettikleri, hayat-ı dünyeviyenin bütün inceliklerine girmek ve zevklerinin her çeşitlerini, hatta en süflîsini tatmak için bütün letâifini ve kalp ve aklını nefs-i emmâreye musahhar edip yardımcı verse, o terakki değil, sukuttur.” (Sözler, Yirmi Üçüncü Söz, İkinci Mebhas)

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet