Değerli kardeşimiz,

Prensip olarak, Müslüman bir ülkede satılan şeyleri helal kabul edebiliriz. “Eşyada asıl olan helaldir.” kaidesi konumuz için de geçerlidir. Hatta İbn Hecr gibi büyük bir fıkıh âlimine göre, Avrupa’dan gelen mallar da -aksi ispat edilinceye kadar- helal kabul edilir.

Önemli nokta şu olmalıdır: Eğer şüpheye mahal bir durum varsa, onu tahkik etmek gerekir. Doğrusunu buluncaya kadar o ürünü kullanmamak,

“Şüpheli olan şeyleri bırakın, şüpheli olmayan şeylere bakın…”  (Tirmizî, Kıyâmet, 60) 

hadisine uygun bir davranış olur. Yoksa rastgele her ürünün helal olduğuna dair belgesini elde edinceye kadar onu kullanmamak, “dinin kolaylığı” prensibine ters düşer.

Düşünebilir misiniz ki; Müslüman bir memlekette her vatandaş, her şeyin aslî hüviyetini araştırmadan bir şey almamış olsun. Böyle bir şey ne kadar zordur ve nerdeyse imkansız gibidir. Bunlar, “Dinde zorluk yoktur.” prensibine aykırı olduğu gibi, takvaya değil, vesvese konusuna girebilir.

Bu nedenle bir İslam ülkesinde herhangi bir gıdanın haram olduğu bilinmedikçe helal kabul edilir ve yenilmesi caizdir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet