Çevremizde, az da olsa, “görmediğime inanman” diyen kişilerle karşılaşıyoruz. Bunlara bu yanlış düşüncelerinden vazgeçirmek için neler söylemeliyiz?
Hadiseleri, varlıkları yüzeysel olarak değerlendirmek, onları yanlış algılamaya sebep olabilir mi? Kâinatta görülen mükemmel faaliyetler nasıl değerlendirmelidir?
Bütün varlık âlemi beş duyu ile algılanabilir mi? Duyularla algılayamadığımız varlıklar inkâr edilebilir mi?
Bazıları insan iradesini hiçe sayıyor ve insanın, yaptığı isyanlardan sorumlu olmadığını iddia ediyorlar. İnsan bütün işlerini bir cebir altında mı yapmaktadır? Değilse hangi fiillerinden sorumludur?
Dünya sevgisi hakkında farklı değerlendirmeler yapılıyor. Bazıları dünya zevkinden başka bir şey düşünmezlerken, bazıları da dünyanın her türlü zevkine karşı çıkıyor, sadece ahiret için çalışmak gerektiğini söylüyorlar.
Ülfetten nasıl kurtulabiliriz? Bu sosyal hayatta, stres içinde, İstanbul gibi yerde, nasıl tefekkür etsek de Allah’ın rızasına nail olsak?..
Ra`d Sûresi 28. ayatte, “Kalpler ancak Allahın zikriyle tatmin olur.” buyrulmaktadır. Bu ayeti biraz açıklar mısınız?
Aşırı korku, beyne ve bedene zararlı olduğuna göre, Allah’tan çok korkmak da bedene ve beyne zarar vermiyor mu?
Kişileri severken sıralama nasıl olmalıdır? Eşimi sahabelerden Hz. Hatice’den daha fazla sevebilir miyim?
Vesvese ve kalbin kabz – bast hâlleri hakkında bilgi verir misiniz? Benim kafama olmadık şeylerden şüphe giriyor…